Konuların anlaşılması için yazıların kronolojik sıraya göre okunması önerilir.

12 Şubat 2016 Cuma

Satanizm: Yanlış Bilinenler ve Anlaşılması Gereken Önemli Noktalar



Bu blogda ele alınan çoğu konu, okuyanların da fark ettiği üzere birçok kez tekrar edilmiştir. Zira bu konular ağırdır, kabul etmesi kolay değildir. Nihayetinde insanlar belirli bir sistemin içinde yetişmişlerdir. Bu sistem ya dini bir sistemdir ya da kişinin gerçekleri kabul etmesini engelleyen, onu sadece görebildiği dünyaya hapseden bir bakış açısıdır.

Lütfen üşenmeyin, yazıyı atlamadan okuduğunuzdan emin olun. İlk defa gördüğünüz ve size anlam ifade etmeyen kelimelere, terimlere bu blog dışında da sürekli rastlayacağınız için göz ardı etmeyin, neyin ne olduğunu bilin. Bilgiden zarar gelmez, özellikle böyle bir konuda hayatınızı kurtarır. Tehlikeli ve daha da zorlaşacak bir dönemde yaşadığımızı unutmayın.

I. Satanizmde Bölünmeler, Lucifer ve Tanrılar, Dualizm Yanılgısı

Satanizm ile ilgili basit düzey bir araştırma yapmaya kalkarsanız, Satanizmin çeşitleri olduğunu görürsünüz.
Genel olarak Ateistik Satanizm (Laveyan)  ve Teistik Satanizm olarak ayrılır. 
Laveyan Satanizm, Anton Lavey tarafından kurulmuştur. Laveyanlar Satan ve Tanrıları sembolik olarak kabul ederler, gerçek varlıklar olarak değil.

Laveyan Satanizmin yaygın olarak bilinmeyen asıl kuruluş gerekçesi ise, o yıllarda Satanizm kelimesi dahi kullanılamıyorken, Satanizmi bir terim yapmak ve yaygınlaştırmaktır. Lavey'in kendisi bir Yahudidir (onun Yahudiliği kompleks bir durumdur)  ve Laveyan Satanizmin ana kitabı olan "Satanic Bible" (Satanik İncil) de doğru ve yerinde bilgiler bulunsa da çok fazla yanlış ve Satan'a karşı olan düzeyde materyal de içermektedir.
Teistik Satanizm de modern kaynaklarda kendi arasında ayrılır, örneğin Luciferianizm (ateistik Luciferianizm de vardır) ve Spiritüel/Ruhsal Satanizm gibi.

Luciferianlar gibi birçoğu genellikle Satan'ın düşmanları tarafından dikte ettirilmiş "kutsal” kitaplardaki kurgu üzerine bir yol çizmişlerdir. Satan ve Tanrılarla hiçbir ilişkileri olmayan bu grup, kendi düşüncelerini/inançlarını gerçekmiş ya da sanki Satan'dan gelmiş gibi bunları Satanizm adı altında sergilerler. En çok da bunlara karşı dikkatli olun.

Şahsım gibi kendini Spiritüel/Ruhsal Satanist olarak tanımlayanlar da bulunmaktadır. Spiritüel Satanizm aslında, insanlığın ilk dini Paganizmin restorasyonudur ve direk Satan/Şeytan ve Tanrıların* gözetiminde çalışarak, antik Altın Çağlarda olduğu gibi onlar tarafından eğitilerek "Tanrılar gibi olma" prensibi  üzerine kuruludur. Bir "inanç" sistemi ya da ideoloji değildir. Tanrılar bizlere ne yapmamız gerektiğini, zaman zaman uyarılarını iletirler. Çoğunlukla bize yardımcı olurlar ve kendi düşüncesizliğimizden bile kaynaklanan sorunlarla karşılaştığımızda yine bizim yanımızda olurlar. Hiçbir zaman tapınma gibi küçültücü ya da antik yazıtlarda aslında alegorik-sembolik olarak geçen "kurban" gibi negatif taleplerde asla bulunmamışlardır, zaten düşmanın aksine Onların ihtiyacı da yoktur.   

*Demon olarak bilinen varlıklar, Antik Pagan Tanrılarıdır.

"...Christian Scriptures declare that all the gods of the Gentiles are demons." Catholic Encyclopedia: Devil Worship

Çevirisi: "Hristiyan kutsal kitapları tüm Centillerin Tanrılarının Demon'lar olduğunu açıklar." (Katolik Ansiklopedisi)

Gentile/Centil: Pagan anlamına gelir. Genellikle Yahudiler tarafından Yahudi olmayanlar için kullanılan bir kelimedir.

Satan ve Tanrıları/Demon'ları anlamak istiyorsanız, Onlara ve bizlere düşman olan kaynaklardan öğrendiğiniz her şeyi bir kenara bırakmanız gerekmektedir.

İnsanlar ve Tanrıların ilişkisi düşman saldırısından çok daha öncesine dayanmaktadır.  Hiçbir şekilde semavi dinlerin saçmalıklarıyla alakası olmayan Lucifer/Şeytan ve diğer Tanrılarımız/Demonlar,  Orion Kemeri’nde bir bölgedendirler.  Nordik ırkı olarak bilinen bir ırktan olan bu varlıklar kendileri her konuda aşırı gelişmiş oldukları için Evrenin geri kalanını da iyileştirmek istemişlerdir.

"Hayatın anlamı kendini ve Evreni iyileştirmektir." - Satan/Şeytan

Dünyaya bilimi, sanatı, medeniyeti  getiren Onlardır. EA/Enki/Satan, Edin/Eden şehrinde (dini kaynaklarda geçen Edin Bahçesi buradan çalıntıdır) Homo erectus halindeki insanları gelişmiş genetik mühendislik yöntemleriyle kendi genlerinden vererek homo sapiens'i, günümüz insanını oluşturmuştur.  Ancak ölümsüzlük gibi Tanrısal özellikler aktarılamamıştır. Tanrısallığa sadece meditasyon ile ulaşılabilir, zira meditasyon vücutta ve DNA’da günümüz bilimi için aşırı karmaşık ve gelişmiş olan kalıcı değişiklikler meydana getirir.     

Satanizmin en önemli gerekliliklerinden birisi Satan ve Tanrıları kişisel olarak tanımaktır. Direk iletişim için astral projeksiyon ve telepati gibi yöntemler yaygın olarak kullanılsa da, insiye olduktan sonra ilk zamanlarınızda eğer daha önceden herhangi bir spiritüel pratisyenliğiniz yoksa, çakralarınız fonksiyonel değilse, astral görme ve duyma hassaslığınız yoksa direk duymasanız bile Satan ve Tanrılar size yardımcı olurlar. Onların onuruna bir ritüel düzenlemek isterseniz http://www.angelfire.com/empire/serpentis666/Ritual.html adresindekini kullanabilirsiniz. Tanrıların kendilerine has mühürleri ile istediğiniz bir Tanrı ya da Tanrıça ile iletişim kurabilirsiniz. Keys of Solomon gibi Yahudi kaynaklarında bu mühürler "bağlıdır" (insanlarla iletişimin kesilmesi için) ve o mühürler hakaret olarak algılanabilir. Bu listedeki mühürler düzeltilmiş, enerji akışı sağlanmıştır. Ritüelde mühürleri tekrar çizmeniz gerekmemektedir. Ayrıca halka çiziminden/kullanımından da kaçınılmalıdır, bu düşman ritüellerine özgüdür (Hermetic Golden Dawn ya da Cizvitlerinkiler gibi) Ekstra enerji için başka canlılara zarar vermek de düşmanın pisliğidir, bu sadece negatif enerji oluşturur ve rahatsız edicidir. Ritüeller tamamen sembolik olup,  genellikle resmi bir ritüel zorunluluğu yoktur.  

Beltan/Hıdrellez, Yule, Imbolc gibi Pagan bayramları olarak bilinen özel günlerde dünyanın konumundan dolayı enerji, maji çalışmaları, belirli elementler üzerine meditasyonlar daha güçlüdür. Astral boyutla iletişim çok daha kolaydır.

Eğer Satan ve Tanrılar için birşey yapmak isterseniz, Onların gözünde değerinizi arttırmak istiyorsanız ve biyoenerji düzeyinizin (örneğin yoga veya meditasyon sonucu) fazla olduğunu hissediyorsanız onlara enerji gönderebilirsiniz, Onlar da çoğu zaman kendi enerjileriyle bizlere yardım ederler. Satan hakkındaki gerçeklerin ortaya çıkması ve insanların dini akıl kontrol programlarından özgürleştirilmesi, düşmanla savaşmak da yapabileceklerinizin en iyileri arasındadır. Eğer yardıma ihtiyacınız olursa özellikle ilk başlarda Lucifer ve Tanrılar hep yanınızda olur. Onlardan ayrıca istediğiniz birşey olursa, karşılığında yukarıda sayılan türden (enerji vermek, düşmanla savaşmak gibi) birşey istenebilir, ne olduğu sorduğunuz Tanrı/Tanrıça'ya bağlıdır.

Yüksek ahlak değerleri olan Tanrılarımıza, saygıyla yaklaşılmalıdır ve bu saygı karşılıklı olur. Antik bağımız da unutulmamalıdır. Onların bizden tek istediği Onları hatırlamamızdır. Zira Onlar bizi düşmanın pençesine bırakmamışlar, savaşmışlar, yardım etmişler ve  bizi unutmamışlardır. Şeytan/Lucifer, düşmanı “dışarıda” (uzayda ve Ast boyutlarda) yenmiştir, ancak dünyanın temizlenmesi, düşmandan alınması gerekmektedir. 

Birçok insanın kafası "dualitik" ile karışmıştır. Lucifer ve Tanrılarımız bundan çok daha üstündür. Her şeyden önce Paganizm/Satanizm doğa düzeni üzerine kuruludur. Düşman öğretisi olan her şeyin iyi olması, her şeyin birbirini sevmesi doğaya karşıdır. Eğer antikorlar virüsleri/bakterileri sevseydi sağ çıkamazdınız. Eğer Tanrılar ve atalarınız düşmanla savaşmasaydı çoktan köleleştirilmiş olurduk.

"Darkness is light turned inside out"- Beelzebub/Enlil
Türkçesi: Karanlık, ışığın ters çevrilmiş halidir.

Buradaki karanlık kötülüğü değil, bilinmeyeni sembolize etmektedir. Light-bearer (ışık getiren) anlamına gelen Lucifer da bize bilgiyi getirir.

Lord Thoth'un öğretilerinden : "Human beings must become enlightened in order to find their way in the dark" (İnsanlar karanlıkta yollarını bulabilmek için aydınlanmalıdırlar)

Satan/Lucifer insanlığın en başından beri özgürleştiricisi olmuştur. Düşman Nordikler insanların köle olarak kullanılması gerektiğini savunurken bizlere gelişmiş genler veren Satan/Enki/EA'nın Kendisidir. 

Satan'dan olduğu söylenen Ayetler Kitabı, İsa Kitabı gibi kitapların Satan ile bir alakası yoktur. Kendisinin de yakın zamanda onayladığı üzere Yezidilere dikte ettirdiği Elcilve/Al Jilwah Şeytan'ın öğretilerindendir.       

Paganizm, dünyadaki her kültürde farklılık gösterse de, Tanrılar aynıdır, sadece isimleri değişkenlik gösterir (hatta bazen aynı kültürde farklı isimlerle de anılırlar) Pagan Tanrılarının başındaki Tanrı, Satan'dır. Odin, Tengri, Ptah, Enki/EA, Lucifer, Şeytan gibi farklı isimlerle de anılmış olan Satan, Kendisini takip edenlerin bölünmemesini talep etmiştir:
"Benim izimdekilerin birlik olmalarını isterim, yoksa dışarıdan olanlar onlara karşı galip gelirler." - Satan, Al Jilwah

Bu yüzden Enkizm/Enkiyanlık, Tengrizm, Odinizm gibi bölünmeler gereksizdir. Dışarıdan bakınca hepsi farklı şeyler savunuyormuş gibi görünse de bu insan hatasıdır. Satan'ın yolu tektir o da Satan ve Tanrıları takip etmekten geçer. Onlar yerine takip edeceğiniz başka bir varlık veya şahıs yoktur. Diğer Satanistlere danışmak ya da sizden daha tecrübeli insanların tecrübelerinden yararlanmak gibi basit detaylardan bahsetmiyorum. Ayrıca, astral iletişimde gelişmiş olanlar, Satan'ın ordusundan olmayan ancak insanları kandırmaya çalışan düşman nordiklere ve grilere karşı da dikkatli olsunlar.

Adı Satanizm olsun, Odinizm olsun gerçekler değişmez. Satan'ın ordusu tektir. Şöyle bir gerçek de vardır ki, bilgisiz insanlar Satan'ın adını kullanarak kendi düşüncelerini gerçekmiş gibi kabul ettirmeye çalışmaktadırlar. Her şeyi Paganizm'den ithal düşman kontrolündeki New Age/Yeni Çağcıların oluşturduğu "Enkiyanlık/Enkizm" gibi. Yanlış anlaşılmasın, kendine Enkiyan diyerek bir şekilde doğrulara ulaşanlar da vardır. Kendine Spiritüel/Ruhsal Satanist diyerek Magnum Opus/Tanrılar gibi olma kavramından bihaber olanlar da vardır.

İnsanların kendilerini nasıl tanımladıkları önemli değildir.     

Belirtilmesi gereken yegane kural ise, bir inisiye Satanist, başka bir Sataniste kötülük yapamaz.
İç karışıklıklardan Tanrılar rahatsızlık duymaktadır, çünkü bu Satan'ın emirlerine karşı çıkmaktır ve zayıflıktır.

Bilinmelidir ki, iç karışıklığa sebep olabilecek insanların arasındaki herhangi bir yanlış anlaşılma, Satan'ın ve ordusunun savaştığı şeylerden, almamız gereken intikamdan, hedeflerimizden üstün değildir. Bunun bilincinde olun.

II. Dinler, Yahudiler ve “Tanrı

Çoğu insiyenin bile kafasını karıştıran ve üstünde durulması gereken en önemli noktalardan birisi "tanrı" kavramıdır. Dinlerdeki kurgusal şekliyle Lucifer/Satan/Şeytan'ı takip ettiği yanılgısına düşen grup, Lucifer ve Orijinal Pagan Tanrılarının, daha büyük bir kurgusal varlık tarafından yaratıldığına inanırlar. Zira bu grup da tıpkı diğer dindarlar gibi, Evrendeki her sorunun cevabını tek bir kelimeyle verebilmektedir. Bilimsel araştırmalar bile onların bu tezini kanıtlamaya yönelik olmalıdır, "Bu da Tanrımızın eseridir" biçimindeki cümleleri sık sık duymanız da olasıdır.  

Böyleleri için Nasyonal Sosyalist ve saf Pagan Himmler'in sözü güzel bir cevabın yerini tutuyor:

"Siz Hristiyanlar, Tanrınızı göğe gömmeyi bitirdikten sonra bize dönün; biz Paganlar gerçek Yaratıcıyı sizlere göstereceğiz." - Heinrich Himmler, Voice of our Ancestors ("When you Christians have finished burying your god in the sky - come to us; we heathens will again show you the Creator")

Satan insanların özgürleştiricisidir, ancak bu bilgiyle olur, hurafelere bağlı kalırsanız gerçeklere ulaşamazsınız, sadece vakit kaybedersiniz.

Kendinizi önünde küçültmeniz gereken, kendi canınızdan onu daha üstün görmeniz gereken ve eğer ona hayatınızın, aklınızın kontrolünü verip "teslim" olmazsanız sizi değersiz bir hiç olarak gören evrensel bir güç yoktur. Özellikle son noktanın pekişmesi için, Bilinçli İfşa ve SahteKarşıtlık ile Yeni Dünya Düzeni yazısından alıntı yapıyorum: "...kişilik kavramı tamamen yok edilmeli ve her şey sadece "devlet için" yapılmalıdır, sizin kendi çapınızda bir öneminiz yoktur, ve herkes eşittir, aynıdır, "kardeştir". Buradaki devlet kavramını bir de "tanrı" ile değiştirin.
İyi anlaşılması için direk Kuran'dan: "De ki: "Du'anız (ibadetiniz) olmadıktan sonra Rabbim sizi ne yapsın?" (25.sure (Furkan), 77. ayet, Süleyman Ateş meali)

İslamistler için koymadım onu, çünkü biliyorum ki, "aslında öyle demek istemedi" şeklinde Yeni Çağcı sufistlerin/tasavvufçuların tarzında bir yorum yapacaklar. 
Siz enerji göndermedikçe/ibadet etmedikçe (komünizm versiyonu: çalışmadıkça), sizden faydalanılmadığı sürece onlara göre değersizsiniz.
Zira siz ibadet etmezseniz o Yahudi enerji ünitesi var olamaz, siz onlar için çalışmazsanız Big Brother'ın krallığı çöker."

"Düşmanın bizi Tanrılarımızdan ayırmasının sebebi Satan ve Orijinal Pagan Tanrılarının onlara gerçekten büyük tehdit oluşturmalarıdır.

Tanrılar bize Torah, İncil ters çevirme gibi çalışmalar da direk destek vermektedirler. ...hayvan ve insan kurban ritüellerinin enerjilerinin geçersiz kılınması için düzenlenen bir çalışmamız da bulunmaktadır. Satan, aynı zamanda Yahudi "Tanrısının"/Yahweh'nin/Allah'ın var olabilmesi içinsürekli enerjiyle beslenmesi gerektiğini söylemiştir 

Ayrıca Satan, Torah ters çevirme çalışmalarında direk bu enerji formuna saldırmanın düşmana büyük zararlar verdiğini açıklamıştır."

Günümüzde de görüldüğü gibi, düşmanın dikte ettirdiği öğretiler, her zaman savaş sebebi olmuştur. Zira, savaşlarda dökülen kanlar, verilen canlar düşman enerji vorteksine katılmaktadır.

İncil'den alıntı:

"Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın! Barış değil, kılıç getirmeye geldim." (Matta 10:34)
"Çünkü ben babayla oğlun, anneyle kızın, gelinle kaynananın arasına ayrılık sokmaya geldim.
İnsanın düşmanı kendi ev halkı olacak." (Matta 10:35-36)

3+2 = 4'ü kanıtlamaya çalışmak ne kadar gereksiz ve zaman kaybıysa, bahaneler uydurarak, kılıf arayarak, düşmanın dikte ettirdiği ve insanları birbirine düşüren, kendilerinden ve ailelerinden, soylarından, Tanrılarından uzak tutan, tamamen gezegenimiz ve hayatlarımız ile alakasız varlıklara köle yapan bir sistemi savunmak da bir o kadar gereksiz ve mazoşistliktir. Bu sistem sizin aleyhinize çalışmaktadır. Onlara harcadığınız her saniye, onlara dünyamızı daha da mahvetmeleri için gereken enerjiyi vermiş olursunuz. Bu "enerji" gayet de fizik bağlamında bir enerjidir. 

Göze çarpmayan bir başka gerçek de şudur ki, "kutsal" kitaplar maji/büyü sistemleridir ve bu sistemlerin işlevi tüm semavi dinler için ortaktır. Yasak olan, insanların kendi güçlerini özgürce kendileri için kullanmaları, kendilerini iyileştirip, geliştirmeleridir, tıpkı Antik çağlarda Tanrıların onlara öğrettikleri gibi. Altın Çağlarda insanların hem teknolojik, hem spiritüel olarak en iyi zamanlarını yaşadıklarını düşmanın kendisi bile "kutsal" kitaplarında itiraf etmiştir. 

"İncil vb. değiştirilmiş kitaplardır" ya da onlara zıt grubun savunduğu "İslamiyet sonradan ortaya çıkmıştır, Hristiyanlıkla alakası yoktur" gibi bahaneler gerçekle uyuşmamaktadır. Zaman zaman değişen tek nokta, kurgusal düşünce formlarının rolleridir, ki bu roller bile Pagan alegorik metinlerinden çalınmıştır.

Bilinmesi gereken başka bir nokta ise, "peygamber" olarak anılan insanların düşman varlıklar ile iletişimde olan Yahudiler olmaları ve yine yukarıda bahsedildiği gibi, kitaplarda geçen şekliyle karakterlerin hikayelerinin tamamen kurgusal ve çalıntı olmasıdır. Örneğin İsa karakteri Tanrısallığa/Magnum Opus'a ulaşmış bir insanı simgelemektedir, ancak sorun şudur ki, diğer kitaplarda olduğu gibi, bu simgeler materyalize edilmiş, alegoriler saptırılmıştır. Verilen bir başka mesaj ise, İsa'nın da diğerleri gibi Yahudi olmasıdır ve bir Yahudi olarak, "tanrısallığa ulaşmış" rolündedir. İsrail bayrağındaki iç içe geçmiş iki üçgen--Davud Yıldızı olarak bilinen, aslında Pagan Vishnu Yıldızı'ndan çalıntı olan sembol Tanrısallığı simgelemektedir.










Yahudiler özellikle bu sembolü seçmişlerdir.  Kendi "kutsal" kitaplarında da belirttikleri gibi onlar yeryüzünün tanrıları, insanlar ise sadece onlara hizmet etmek için yaratılmış hayvanlardır. Bu yüzden,

"Bizim için Goyim'in (yahudi olmayan ve hayvan anlamına gelir) aklından Tanrısallık (Magnum Opus) ve ruh prensiplerinin çıkarılması ve onların yerine aritmetik hesaplamalar ve materyal ihtiyaçların konulması zorunludur." - Siyon Protokolleri, Protokol No 4:3            

Yahudiler de bilirler her şeyin yaratıcısı bir “tanrı” olmadığını. Hahamlar arasında yaygın bilinen bir söz vardır, “JHVH, JEWS AND TORAH ARE ONE”:  JHVH (Yahweh), Yahudiler ve Torah tektir. Torah (Tevrat’tan gelmektedir) en gelişmiş ökült sistemlerinden biridir. Gerçeği manipüle etme üzerine kuruludur. Tüm gerçekliği bir bilgisayar sistemi olarak düşünürseniz, Torah ve diğer kitaplar bu sistemi hackleyerek yerine kendi kodlarını koyan bir virüstür. Bu virüsü yöneten ise Yahudilerdir. Yahweh ise onların enerji ünitesidir, bu enerji ünitesini ilk defa yaratanlar ise çok güçlü başka dünya dışı varlıklardır, ki bu varlıklarla Yahudiler (en sıradan görünenleri bile) birlikte çalışmaktadır.  

İnsanlar güçsüz, bilgisiz, kör bırakılmalıdır ki savunmasız olsunlar. Böylece insanlar çağlarca Yahudilerin ökült çalışmaları altında ezilmişler, kendilerine işkence eden varlıklara cahilce kölelik yapmışlardır. 

İslami kaynaklarda geçen anti-semitizm (Yahudi karşıtlığı) tıpkı karakterlerde olduğu gibi dikkat dağıtma amaçlıdır, siz onlara inandığınız sürece ne şekilde inandığınız, taptığınız önemli değildir.  Zaten “peygamberlerin” de aynı soydan olduğu ve bu soyun da Yahudi soyunu başlatanlardan olduğu belirtilmiştir. (Merak edenler hepsinin akraba olduğu ve İbrahim soyundan geldiklerinin açıklandığı bölümü “kutsal” kitaplarından bulabilirler. Unutmayın, Yahudilik bir ırktır, insanları yanıltmak için kendilerini “teslim olmuş/müslüman” ilan etmeleri genlerini değiştirmemektedir)
   
İnsanların soyunu katleden Yahudiler, günümüzde de çeşitli bahanelerle bu katliamlarına devam etmektedirler. Suriye örneğini ele alacak olursak, Büyük İsrail gibi jeo-politik sebeplerinin yanında, Asurluların o bölgede yaptıkları büyük Yahudi katliamlarının da öcünü almak istemişlerdir. Asurlar Antik Naziler olarak bilinirler.  

Globalist Yahudilerle diğer Yahudiler arasında bir fark olduğunu düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz. Globalizmin de temelleri İncil, Talmud ve Torah’da da geçen Yahudi krallığı öğretisi üzerine kuruludur.  
James Rothschild’in dediği gibi: "Bizim kurmak istediğimiz birlik Fransız, İngiliz, Alman değil, Yahudi ve evrensel bir birlik olacaktır."

"Dünyanın tüm zenginlikleri ve hazinelerinin İsrail'in çocuklarına ait olacağı gün uzak değildir." 
- Evrendeki Tüm Yahudiler için Manifesto, J. Rothschild

Alanında tanınmış bir Yahudi araştırmacı Dibre David şöyle demiştir:
"Eğer Centiller onlara karşı ne öğrettiğimizi bilselerdi bizi öldürürlerdi."

Yahudiler (özellikle Yahudi dünya yöneticileri ya da popülerleştirilen Yahudi örgüt 'illuminati' ve insan kurbanı gibi konularda) soru işaretleri olanlar Bilinçli İfşa ve Sahte Karşıtlık ile Yeni Dünya Düzeni yazısının özellikle V. bölümünü okuyabilirler. İngilizcesi olanlar Illumination on Illuminati sayfasına bakabilirler. Neredeyse tüm yazılarda değindiğim için konuyu dağıtmayacağım. Ancak Satan/Lucifer'ın ordusuna kabul ettiği insiye Satanistler bilsinler ki, sizin yoldaşlarınız, ruh hastası "dünya yöneticisi" olmaya çalışan, korkak, acınası Yahudiler ve onların ucube köleleri değildir.

Sizin yoldaşlarınız, Şeytan'ın Kendisiyle birlikte tüm Pagan Tanrılarımız, Onların soyundan gelen asil Atalarımız ve Enki'nin dünyasını tekrar canlandırmaya çalışan insanlardır. Satanik Medeniyetin aydınlatıcılarıdır bu insanlar: Sir Isaac Newton, Leonardo da Vinci, Francis Bacon, Gallileo, Aristotle, Voltaire ve Rousseu (bunlardan bazılarının fikirleri Marksistler tarafından değiştirilerek kayda geçirilmiştir),  Hunların lideri Atilla ve Tengri'nin oğulları olarak geçen Göktürk Kağanları dahil diğer kadim Pagan Kraliyetleri ve liderleri (örneğin Ramses II ve oğlu Merneptah, Ptah/Satan'ın emriyle Yahudi tiranlığıyla savaşanlar arasındadır), Piramit inşasının geliştiricisi Imhotep, Pythia, Hypatea, Kleopatra gibi önemli liderler, Tartini, Richard Wagner, Shakespeare ve Amerika'nın kurucuları-özellikle George Washington, Benjamin Franklin, Thomas Jefferson, daha ileri zamanlardan Abraham Lincoln, günümüze yakın dönemlerden, Türkiye'mizin kurucusu M. Kemal Atatürk ve onun yakın dostu Adolf Hitler, beraberindeki üst düzey Nasyonal Sosyalistler, onların da üye olduğu ve ilk olarak ülkemizde kurulan Thule örgütü gibi birçok örnek sayılabilir. Bunlardan çoğu tarih boyunca "Hristiyan" "Müslüman" gibi dindar kimliklerin arkasına saklanmaya çalışmıştır, çünkü yaşadıkları dönemde (Antik çağlar hariç) Satanizm hiçbir şekilde kabul görmüyordu.

Hitler dışında da birçok lider tarafından farklı isimlerle uygulanan Nasyonal Sosyalizm ise, her ne kadar bozulmaya çalışılsa da (Neo-Nazizm gibi), Satanik ışığın canlandırılmasında en büyük rollerden birini oynamıştır.            

Gerçekten de hem Türkiye'nin, hem Amerika'nın kurucularının ideolojileri hem de Hitler ve NS ideolojisi arasındaki benzerlik tesadüf değildir. Her biri, başını Rothschildlerin çektiği Yahudileri yönetimlerine karıştırmamış, devletin merkez bankasını özelleştirmemiş, anti-dindar bir politika izlemiş, Kökenci/Milli değerleri muhafaze eden Paganizm öğretilerine bağlı inançlar beslemişlerdir.

Amerika'nın kurucularının Mason olması o dönem için negatif değil, pozitif bir şeydir. Masonluk o zamanlar saf halindedir ve Magnum Opus'u/Tanrısallığı içeren Ast öğretilerle doludur, Yahudi saçmalıklarıyla bozulmamıştır.

III. “Yaratıcı” Kavramı

Yaratıcı konusunda, şunu tekrar belirteceğim ki iyice anlaşılsın, "bilinçli" bir yaratıcı güç vardır. Bu, Nikola Tesla gibi birçok bilim insanının da açıkladığı "Eter" prensibidir. Her şeyin kaynağı diyebiliriz. İnsan ruhundaki/canındaki/astral bedenindeki ve evrendeki diğer noktalarda da görülen 4 elementi de barındıran doğal bir kuvvettir, tapılacak bir şey değildir, şimdilik kafanızda yer çekimi gibi bir şey canlandırın. Bu tip güçleri anlamak için öncelikle kavranması gereken başka konular vardır.

Dikkat edin, "bunlar çok ulvi konulardır siz anlamazsınız" demiyorum. En basit örneği vermek gerekirse, matematiğe ilkokul  1. sınıfta integral öğrenerek mi başlıyorsunuz?

Yaratılış formülü ve dinler özellikle Torah gibi dini kitapların üst boyutlardaki işlevlerini güzel açıklayan 30-40 sayfalık bir kitap var JoS grubunun kurucularından birinin. İngilizcesi olanlar ona bir baksın, olmayanlar için yakın zamanda çevirmeye çalışacağım: Torah Exposed 

Sizi, evreni oluşturan güç de tıpkı diğer meta-fiziksel güçler gibi yine bilimsel olarak açıklanıp anlaşılabilir, tıpkı Antiklerin de yaptığı gibi.

"Sanskrit'de, birbirini etkileyen kuantum ve sub-kuantum düzeyleri tanımlanmıştır" ("Sanskrit contexts do identify what we today refer to as mutually interpenetrating quantum and sub-quantum levels." ) - Ingo Swann, eski CIA operatörü, Superpowers of The Human BioMind

IV. Spiritüelizm, Meta-Fiziksel/Astral Teknoloji  ve “Onlar”

Dünya çapında CIA dahil istihbarat örgütleri Stanford Araştırma Enstitüsü (SRI) gibi kuruluşlarla meta-fiziksel konularda, parapsikoloji üzerinde yaklaşık yüz yıldır çalışmaktadır.  Parapsikolojik istihbarat çalışmalarına en sık II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Hükümeti’nde ve Sovyetlerde rastlanmıştır.  

Bunun sebebi her iki tarafında aslında daha üst boyutlardan emir almalarıdır. Nasyonal Sosyalistler direk Tanrılarla çalışmışlardır. Komünizm ve düşman varlıkların iş birliğini anlamak için New Age (Yeni Çağ), Komünist Sinarşizm ve Satanizm yazısından yararlanabilirsiniz.  İngilizceniz varsa http://deathofcommunism.weebly.com/en.html sitesini de incelemeniz önerilir.

Bayram kutlamalarının Pagan takvimine göre yapıldığı, her türlü Hristiyan öğretisinin ve pratiğinin yasaklandığı Nasyonal Sosyalizm’de,  günün belirli bir kısmı meditasyon saatleri olarak ayrılırdı.

"Himmler Berlin Branch’da bir ökültizm okulu kurmuştur.  Gestapo, Totenkopf SS, Sicherheitsdienst’in yüksek rütbelerinden dahi herkesin meditasyon, maji, transandantal (astral çalışmalar)  kurslarına katılma zorunluluğu vardı."  - Trevor Ravenscroft, The Spear of Destiny

Günlük meditasyonun önemini Satan’ın kendisi de vurgulamıştır.  Çünkü ancak bu şekilde güçlenebilir, gelişebilir, sistemden özgür kalabilirsiniz. Düzenli meditasyon ile gelişen beynin frekansları da ayarlanabilir hale gelir. Global elitin iyonosferi manipüle ederek kontrol etmek istedikleri kesimdeki insanların beyinlerine çeşitli sinyaller yollayarak onların beyin frekansını değiştirebildiğini biliyor musunuz? Askeri yer altı merkezlerinde bunu, hedeflerinin hareketlerini de kontrol etmek için kullanıyorlar.  

Spiritüalizm ve ökülte düşmanın gözüyle ya da herşeyden habersiz Yeni Çağcılar gibi bakmayın. Bu konularda bilgisiz olanlar her türlü saldırıya açıktır. Savaştayız ve bu en çok da üst boyutları sarsan bir savaş. Siz onlara hiçbir şey yapmasanız dahi, sırf sizin varlığınızdan dolayı sizi düşman olarak tanımlıyorlar, isterseniz aksini savunun, onlar için savaşmak istediğinizi o acınası varlıklara belirtin, umursamazlar, daha da kötüsü, sizi kandırırlar.  

Siz kendi soyunuzu unutsanız bile onlar kendilerininkini, kendi amaçlarını unutmuyor. İlk yazıda bahsettiğim Yahudi haham, üst boyutu manipüle ederek gerçekliği değiştirdiklerinden ve bunu dinsel bir eylem olarak yaptıklarını vurgulayarak, tüm Antik krallıkların dinlerini, kültürlerini bırakarak çöktüklerini (Roma İmparatorluğu’nda Hristiyanlığa geçtiklerinde olduğu gibi) ve Yahudilerin hala ortada olmalarının sebebini  kendi din ve kültürlerine tutunarak yaptıkları ökült çalışmaları olduğunu belirtmişti. Yine ondan alıntılayarak değineceğim başka bir nokta var: “…Bunların uydurma yöntemler olduğunu düşünmeyin.  Bunlar hepimize olan şeylerdir. Dua, aklın ve aklın temasta olduğu psişik (astral) faktörlerin manipülasyonudur.”

Meditasyon ve meditasyon yoluyla geliştirilen telepati, telekinezi, astral projeksiyon gibi yeteneklerin, 0 noktası enerjisi/eteral enerji gibi “meta-fiziksel” sayılan ve çoğunlukla kabul görmeyen ama aslında çoktan kullanım alanı dahi saptanmış buluşların üzerinde yürütülen çalışmalara en çok fonun nereden geldiğini, kimlerden geldiğini biliyor musunuz? Peki, bunların “kimin” ordusu için kullanıldığını veya kullanılacağını? Herhangi bir ülkeye hizmet için değil.

CIA’in ABD Savunma Bakanlığı ve Ordu İstihbaratı ile birlikte yürüttüğü parapsikolojik çalışmalarda eğitmenlik ve Stargate Projesi’nde yöneticilik yapan Swann, “perde arkasındaki” girişimci sermaye gruplarından birinin üst-bilinç aktivitelerini  finanse etmekle ilgili olduğundan  ve çoğu şeyi onların ricası üzerine paylaşamayacağından bahsetmiştir.  ("But the initial go-between came through a dear friend of highest integrity and knowledge, rather obliquely, to a sort of "behind-the-scenes venture capital group" interested in funding advanced directions in what was referred to as super-conciousness activities.")  Bu behind-the-scenes/perde arkası terimi Rakovsky Protokolleri’nde “onlar” olarak  geçen ve neredeyse hepsi Yahudi olan global elit/enternasyonal finans için kullanılır.



Dünya Dışı Varlıklar ve Parapsikolojik İstihbarat yazısında söz ettiğim Ay üssünü finanse edenlerin de adı açıklanmamıştır, resmi belgelerde dahi gizli bırakılmış, üstü çizilmiştir.
Swann, parapsikoloji konularında bilgili olan ancak kişisel gizliliklerine fazlasıyla önem veren politikacıların, finansörlerin ve iş adamlarının eğitim yerlerine dahi gelmeye korktuklarından, yetenekli insanlara karşı paranoyak olduklarından bahsetmiştir. 

CIA Stargate Projesi’nden yayınlanmış bir belge:
CIA STARGATE RELEASED DOCS from page 3 of File 10081 4.(4)
"In 1967, the Soviet Maritime News reported, 'Cosmonauts, when in orbit, seem to be able to communicate telepathically more easily with each other than with people on Earth. A psi (short for psychic faculty) training system has been incorporated in the cosmonaut trainnig program,', but the news provided no further details.”  (1967 yılında Sovyet  Maritime News’in haberine göre, ‘Astronotlar yörüngedeyken birbirleriye telepatik olarak daha kolay haberleşiyorlar. Bir psychic/psişik (astral) eğitim sistemi de astronotların eğitim programına eklendi.’ )
“Some reports related to Ostrander and Schroeder (106) indicate that the Soviets are working on psi systems for space use, involving not just telepathy but also precognition." (Ostrander ve Schroeder raporlarına göre Sovyetler telepati ile birlikte önsezi gibi sistemlerin uzaydaki kullanımı üzerinde çalışmaktalar)

Bu son kısımlar özellikle materyalistler içindi. Siz kendinizi onların istediği şekilde limitleyebilirsiniz, ama en sonunda onlar 5 siz 0 olursunuz.


Eğer bir konu kafanızı çok kurcalarsa, örneğin reenkarnasyon ya da astral konular size çok yabancı gelirse, kendinizi zorlamayın, ama şu anki bilgilerinizle reddetmeyin de, denklemde bilinmeyen x olarak tutun onu.  Zaman verin, öğrenmeye devam edin. En sonunda, tıpkı denklem çözerken olduğu gibi, bilinenlerin yardımıyla bilinmeyeni de bulursunuz.





İnisiye/Adanma Ritüeli ve 40 Günlük Meditasyon Programı


İnisiye ritüeli, ismi Sanskritçe "Ebedi Gerçek" anlamına gelen Lord Satan'ın yolu olan Satanizmin ilk adımıdır.

İnisiye olduğumuz zaman, Satan bize içsel güç verir ve irademiz kuvvetlenir. Hayatlarını dua ederek, kurgusal bir varlığa kölelik yaparak geçiren dindarların yanı sıra, Satanistlerin Satan ve diğer Tanrılarla karşılıklı saygı çerçevesinde birebir ilişkileri olur. Astral açıklık kazandıktan sonra, Satan bizi ziyaret ettiği zaman fark ederiz. Problemler yaşadığımızda, endişelendiğimizde de Satan bizim yanımızda olur.
Tanrılarımız asla bizden tapınma gibi küçültücü şeyler istemezler, hiçbir zaman da istememişlerdir. Tam tersine Onlar gibi olmamızı istemektedirler. 

Satanizmin amacı Satan/Lucifer/EA/Enki'nin insanlar üzerindeki çalışmasını bitirmektir, insanların antik zamanlardan beri hedefi olan Tanrısallığa ulaşmaktır, Tanrılarımız gibi olmaktır.

Düşman saldırısından beri insanlar çok düşük biyo-enerji seviyesindedirler. Meditasyona başladığımız zaman hayatlarımızda olumlu değişiklikler meydana gelir. Satan ve Demonları (Pagan Tanrıları) bizi korurlar ve güçlenmemiz, ilerlememiz için bize yardımcı olurlar. Satan ile, dışarıdan olanların sahip olmadığı bir korumanız olur. Telekinezi gibi doğal astral yeteneklerimizi, ruhumuzu* istediğimiz gibi meditasyon yoluyla geliştirebilir, pratik yapabiliriz. Dışarıdan olanlar için, astral boyuttaki düşman aktivitesinden ötürü bu tehlikelidir.         

*Ruh/can sizi siz yapan astral bedeninizdir, nötrinolardan oluştuğu saptanmıştır. Stanford Araştırma Enstitüsü'nün yaptığı araştırmalarda varlığı kesinleşmiştir.

Bize bilgiyi getirerek özgürleştiren, en başından beri bizi savunan Satan/Lucifer'dır. "Gönderilmiş bir kitap olmaksızın doğru yola iletirim." - Satan, Al Jilwah

Satan ile kendi hayatlarımızı nasıl kontrol edebileceğimizi öğreniriz. Güçlerimizi kullanarak kendimizi iyileştirebilir, istediklerimizi elde ederiz.

Satan'a bağlılığımızı sunduğumuz ritüel, resmi bir ritüel olarak yapılır. Bu ritüelde bize düşman tarafından dikte ettirilen sistemi reddederiz: bu sistem "seçilmiş" bir kitlede tüm gücü toplayarak insan ırkını köleleştirmeye yönelik bir sistemdir.
Ritüelde, kendi özgür irademizi kullanarak, gerçeklerin farkında olduğumuzu göstermiş oluruz. Yahweh/Allah*, peygamberler gibi kavramları reddetmemizin sebebi bunların düşman varlıkları temsil etmesidir. Bu özgürleştirici bir eylem olup, psikolojik olarak sağlıklıdır.

*Yahweh/Yehova/Allah'ın aynı olması Satan tarafından onaylanan bir gerçektir.

Ritüel için,

- 1 ya da daha fazla siyah, mavi ya da kırmızı mum
- Sterile edilmiş iğne ya da bıçak/jilet tipi kesici bir alet
- İnisiye hükümleri için uygun büyüklükte temiz kağıt
- Kuru bir kalem, kanınız ile imza atmak için. (Kanla imza semboliktir. Tam bir imza olmak zorunda değildir, kan miktarı da önemli değildir)  

 İnisiyasyon metnini kağıda yazın:

"Güçlü ve mükemmel Tanrı Satan/Şeytan/Lucifer'ın önünde ve orijinal/köken Tanrılar olan Demonların huzurunda, ben (isminizi yazın) tüm eski bağlılıklarımı reddediyorum. Sahte tanrı Jehova/Allah'ı, rezil peygamberlerini ve meleklerini reddediyorum.

Satan/Lucifer'ı Tanrım olarak kabul ediyorum. Onu her zaman hatırlayacağıma ve onurlandıracağıma söz veriyorum.Çabalarımın eksiksiz bir biçimde tamamlanması için Onun desteğini istiyorum."                

Bu ritüel, fazlasıyla kişiseldir. Kendi cümlelerinizi kullanabilirsiniz. Satan'ın Lucifer, Şeytan, EA, Enki gibi isimlerinden herhangi birini kullanmanız sorun teşkil etmez.

Sonraki basamakta mumlarınızı yakın ve sol işaret parmağınızdan aldığınız kanınızla imzanızı atın.
Yazdığınız inisiye metnini sesli ya da sessiz okuyun. Daha sonra kağıdı yakın. Bu aşamada meditasyon yapabilirsiniz.

Ritüel, "Güç ve Şeref Şeytan'a atfolsun." diyerek kapanır.


- Her ritüelden önce saygı göstergesi olarak temiz olunmalıdır, banyo yapılması önerilir.
- İnisiye ritüeli tek seferliktir.
- Ritüel ters çevrilebilir. Satan ve Tanrılar kimseyi zorlamaz.
- Eğer yalnız kalma, gizlilik imkanınız yoksa astral tapınağınızda-(düşünerek, imaje ederek bir üst boyutlarda yaratma işlemini gerçekleştirmiş olursunuz, enerji akışı yine vardır) ritüeli yapabilirsiniz.
- Aile baskısı gibi nedenlerle İslami/Hristiyan vb. dini aktivitelere katılmak zorunda kalırsanız, Satan anlayış gösterir.
- İnisiye ritüelini yaparken kendiniz birşey eklemek isterseniz (örneğin Satan'ın mühürlerini kullanmak gibi) veya genel olarak Tanrıların onuruna bir ritüel yapmak istiyorsanız çember şeklinden ve çember içeren mühürleri kullanmaktan kaçınınız, mühürleri çizmenize gerek de yoktur. ( Tanrıların mühürleri  - Genel Ritüel )


Kaynak: Joy of Satan - How to Dedicate Your Soul to Satan


İnisiye olduktan
sonra 40 Günlük Meditasyon Programı'na başlayabilir, Lucifer'ın bizim için istediği Tanrısallığa bir adım daha yaklaşabilirsiniz: 40 Günlük Program  

1 Şubat 2016 Pazartesi

Ateş Şöleni (Imbolc/Candlemass) 1-2 Şubat



HPs Maxine, bu konuda araştırma yaparken Satan ona ateşi düşünmesini ("Think fire") söylemiştir. Gerçekten de, bu gün ateş elementiyle ilgilidir. Candlemas, kış dönümü ve bahar gündönümü arasında kalır. Teknik olarak, Güneş ile Kova arasında 15 derece varken kutlanmalıdır.




Antik zamanlarda özel günler, belirli tarihlere bağlı olarak değil, Solar/Güneş ve Lunar/Ay dönemlerine göre kutlanırdı. Candlemas'ı Güneş, Kova'ya 15 derece yakınken kutlamak ritüelleri çok daha güçlü kılar. Sabat olarak bilinen günler, büyüler ve maji çalışmaları için mükemmel zamanlardır zira bu günlerde Güneş'in pozisyonundan dolayı çalışmalar daha etkili olur.

Antik zamanlarda insanlar şenlik ateşi yakarak şafak vaktine kadar bugünü kutlarlardı. Candlemas gününe özel geleneksel yemekler de bulunmaktadır.
Candlemas'daki ateş vurgusu aynı zamanda, baharın dönüşünün sıcaklığı ve hayat parıltısını, gelen ekim zamanının verimini sembolize eder.

Ateş elementi başlangıçların ve yaratıcılığın elementidir. Çoğu Pagan meclisi bu günü insiye ritüelleri için tercih etmektedir. Satan'a insiye olmak isteyenler için de uygun bir gündür.

Candlemas'da yapılabilecek çalışmalar:



  • Pyromancy (Gelecekten haberler söylemek için ateşi kullanma. Alevlerin yoğunluğu, şekilleri, ateşin yönü, ya da içinde görülen görüntüler pyromancyde kullanılan yöntemlerdendir)

  • Şenlik Ateşi

  • Ateş majisi/büyüleri, ateş elementi kullanılarak ivme kazandırılabilir. 
Ateş elementi, kendine güven, ün, kumarda vb. başarı, karizma/popülerlik, sağlık, iyileşme, koruma, spiritüel/majisel güç, yaratıcılık, enerji, hızlı değişimler, kontrol elde etme, şans değiştirme, adalet getirme, intikam, öfke, cesaret, saf seksüel tutku ve fiziksel zevkler, düşmanlarla başa çıkma, odaklanma, ateş/yangın yoluyla ve yaralanmalara yol açabilecek kazaları tetikleme, irade gücü, atletikte-sporda hırs. Negatif büyü çalışmaları öncesinde kişinin kendini hazırlaması için kullanılabilir. Negatif büyü çalışmalarında ateş elementi öngörülemeyen saldırılara, kazalara, kan dökümüne, şiddet ve nefrete sebep olur. Ateş elementi aynı zamanda savaşları, anarşiyi tetiklemek için kullanılabilir. Element üzerinde tam kontrol sağlandığı zaman ateş elementi yönlendirildiği herhangi birşeyin sıcaklığını arttırır.


  • Ateş meditasyonu: Bir ateşin ya da mumun önünde oturun, ve gelecek altı ay için hedeflerinizi belirleyin. Bunları yazabilir ve Lamas (hasat zamanı sabatı) zamanı neleri başardığınızı görebilirsiniz.
  • Kundalini Meditasyonu (Kundalini ateş elementindendir)
  • Ateş elementi üzerine meditasyon





http://www.angelfire.com/empire/serpentis666/Imbolc.html sitesinden yararlanılmış, İngilizce aslından çevrilmiştir.